18.07.2019

Ahlat Ağacı Kamera Arkası Belgeseli

Nuri Bilge Ceylan… Nam-ı diğer NBC

Türk Sinema Tarihi düşünüldüğünde çekmiş olduğu filmlerle, katıldığı festivallerle ve buralarda kazanmış olduğu birbirinden değerli ödüllerle hiç kuşku yok ki ülkemiz sinemasının en büyük yönetmeni. 1993 yılı sonlarında, bir kısmını Rusya’dan kendi valizinde getirdiği, bir kısmını TRT’nin verdiği son kullanma tarihi çoktan geçmiş filmlerle kısa filmi Koza (1995)‘yı çekmeye başlar. Film 1995 Mayıs’ında Cannes’da gösterilir ve Cannes Film Festivali’nde yarışmaya seçilen ilk Türk kısa filmi olur.

Ardından Koza’nın devamı sayılabilecek ve bazılarınca taşra üçlemesi diye nitelendirilen üç uzun metrajlı film gelir: Kasaba (1997), Mayıs Sıkıntısı (1999) ve Uzak (2002). Bu filmlerde Ceylan yakın arkadaşlarını, akrabalarını ve ailesini oyuncu olarak kullanır ve hemen her işi kendisi üstlenir. Görüntü yönetimi, ses dizaynı, yapımcılık, kurgu, senaryo ve yönetmenlik.

Üçlemenin son filmi Uzak, 2003 Cannes Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü‘nü alır ve bir anda Ceylan’ı uluslararası alanda tanınan bir isim haline getirir. Cannes sonrasında yolculuğuna devam eden ‘Uzak’, 23’ü uluslararası olmak üzere toplam 47 ödül alarak Türk sinemasının en fazla ödül kazanan filmi olur. Ardından bu kez yine 2006 Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü‘nü alacağı İklimler (2006) filmi gelir. Filmde eşi Ebru Ceylan ile birlikte başrolü paylaşır.

Bundan sonraki filmi Üç Maymun (2008) ile 61.Cannes Film Festival’inde yarışır ve En İyi Yönetmen ödülüne layık görülür. Üç Maymun daha sonra Oscar yarışında da ilk dokuza kalmayı başaran ilk Türk filmi olur. Nuri Bilge Ceylan 2009 yılında tekrar Cannes’a geri döner. Ancak bu kez ana yarışmada jüri üyesidir.

2011 tarihli filmi Bir Zamanlar Anadolu’da (2011), Cannes Film Festivali’nde bir kez daha Büyük Jüri Ödülü‘nü kazanır. 2014 yılında yine Cannes’da görücüye çıkan filmi Kış Uykusu (2014) festivalin büyük ödülü Altın Palmiye ödülüne layık görülür ve bunu Yılmaz Güney‘in Yol (1982) filminden sonra kazanmayı başaran ikinci Türk filmi olur. Ve son olarak geçtiğimiz sene 71. Cannes Film Festivali‘nde büyük ödül için yarışan Ahlat Ağacı (2018) filmi ile yönetmen kendine bir kez daha hayran bırakır ve film festivalde dakikalarca ayakta alkışlanır. Festivalde oldukça beğenilmesine rağmen maalesef ödül alamadan dönen film, her şeye karşın bizim gönlümüzün şampiyonu olarak Cannes’da göğsümüzü kabartan bir yapım olarak ülkemizi gururla temsil eder. Festivaldeki prömiyerinin ardından ülkemizde ne zaman vizyona gireceği merakla beklenen filmin vizyon tarihi festivaldeki gösteriminden sadece 14 gün sonra olunca biz sinemaseverler açısından ayrı bir heyecan ve coşkuyla karşılandı.

Nuri Bilge Ceylan‘ın filmlerinden her ne kadar büyük zevk alıyorsak da filmin çekim aşamalarının yer aldığı kamera arkası görüntüleri de sinemaseverler tarafından merakla beklenen bir unsur olarak filmin gösteriminden sonra sıklıkla merak edildi ve bu görüntülerle ne zaman buluşacağımız sıklıkla dile getirildi. Kısa bir süre önce yönetmenin sosyal medya hesabından toplamda 6,5 saat süren kamera arkası görüntülerinin internet ortamından izlenebileceğini duyurması sinemaseverleri her ne kadar sevindirdiyse de görüntülerin ücretli olarak izlenebilmesi bir o kadar da küçük bir tartışma ve şaşkınlık yarattı. Bölüm başına kiralama bedelinin 3,99 $, satın alma bedelinin ise 9,99 $ olması sinemaseverler arasında her ne kadar ikiliğe yol açsa da Kadıköy Sineması‘nda Birlikte Güzel sponsorluğunda belgeselin gösterimi sinemaseverler açısından büyük bir nimet oldu ve fiyatıyla da daha ulaşılır bir belgesel oldu.