29.05.2017
2015’in Merakla Beklenen 100 Filmi
11. Louder Than Bombs (Joachim Trier)
Louder Than Bombs filmi; yıldızları Jesse Eisenberg, David Strathairn, Amp Ryan, Isabelle Huppert ve Gabriel Byrne’le; bir savaş fotoğraf sanatçısının kaybını takiben ailesinin yaşadığı yası konu alıyor. Trier’in daha önceki güçlü yapımları referans alır ve sağlam hikayesini de bunun yanına eklersek Louder Than Bombs, yeni yılın en iyi filmlerinden biri olmaya aday.
12. Queen of Earth (Alex Ross Perry)
Alex Ross Perry’nin çok ses getiren başarılı işi Listen Up Philip’i takiben çok yakın bir tarihte vizyona sokacağı bu film eleştirmenler tarafından merak ve heyecanla bekleniyor..
13. Macbeth (Justin Kurzel)
Karanlık dram filmi Snowtown ile dikkatleri çeken Justin Kurzel bir Shakespeare uyarlamasıyla geri dönüyor. Hem de günümüzün en iyi oyuncularından Marion Cotillard ve Michael Fassbender eşliğinde. Bu güçlü kombinasyonun, filmin diğer yıldızları Paddy Considine, David Thewlis, Sean Harris, Jack Reynor ve Elizabeth Debicki’yle birlikte, yine eğer yetişirse, Cannes Festivali’nde hayli ses getirmesi bekleniyor.
14. Queen of the Desert (Werner Herzog)
Nicole Kidman, Robert Pattinson, James Franco ve Damian Lewis’in oyunculuklarıyla süslenen film, bir diplomat olan Bell’in Arap ülkeleri arasında müzakereler yaparak Irak ve Ürdün ülkelerinin kuruluşuna ön ayak olmasını konu alıyor. Destansı eserleri Fitzcarraldo ve Aguirre’i takiben bu yapımla Herzog’un sağlam bir dönüş yapması bekleniyor.
15. Sunset Song (Terence Davies)
Lewis Grassic Gibbon’ın romanının bu ikinci uyarlamasında, bir intihar teşebbüsünü takiben iki kız kardeşin değişen hayatları ve bir çifliğin sorumluluğunu sırtlanmalarını konu alıyor. Muhteşem The Deep Blue Sea yapımını takiben Davies’in elinde yine sağlam ve yoğun bir duygusal materyal var.
16. The Assassin (Hou Hsiao-hsien)
Birçok hatırı sayılır eleştirmen tarafından yaşayan en iyi sinemacılarından biri sayılan Hou Hsiao-hsien bu film üzerinde on yıldan fazla zaman çalışmış. Yani yazarın notuyla; fazla endişeye gerek yok…
17. Every Thing Will Be Fine (Wim Wenders)
Bu ıstırap ve keder odaklı 3D dram, sırf yıldız oyuncusu James Franco’ya kalsa listeye belki girmeyebilirdi ama yönetmeni Wim Wenders’ın teknik dehası ve şaşırtma oyunlarıyla gözlerinizi ekrana çivileyebilir…
18. Erran (Jacques Audiard)
Uluslararası basamakları The Beat That My Heart Skipped, A Prophet ve daha bir sürü eseriyle tırmanan Jacques Audiard’ın en büyük projesi birkaç yıl önce Marion Cotillard ve Matthias Schoenaerts ile çektiği Rust Bone filmidir. Yeni dram filmi “Erran” biraz daha küçük bütçeli; ülkesinden kaçan Sri Lankalı bir Tamil savaşçısının Paris’in banliyölerindeki bir kamu konutunda bekçi olmasını konu alıyor. Mostesquieu’nun Persian Letters romanından ilham aldığı söylenen film, bir göçmenin gözünden modern Fransız toplumunu ve yaşadığı kültürel şoku inceliyor. Eğer Audiard filmi yetiştirebilirse Cannes Festivali’nde ses getirmesi çok olası.
19. Love in Khon Kaen (Apichatpong Weerasethakul)
Apichatpong Weerasethakul –veya sıkı bir sinefil olduğunuzu kanıtlamak istiyorsanız kısaca “Joe”–son işi Uncle Boonmee Who Can Recall His Past Lives ile kazandığı Palme d’Or ödülüyle kolayca büyük bütçeli uluslararası yapımlara göz kırpabilecekken, son eserini yine daha önceki eserlerinin alternatif çizgisinde çıkarıyor. Konu yine rüyalar… Hem de uykunuzun üretebileceğinin ötesinde bir gariplikte.
20. Arabian Nights (Miguel Gomes)
Şimdiye kadar çıkardığı üç filmle farkını ve nevi şahsına münhasır sesini duyurabilen Miguel Gomes’in, bu meşhur edebiyat uyarlamasıyla kendini bir adım daha öteye taşıması ve yeni yılın en iyi filmlerinden birini çıkarması bekleniyor. Klasik hikâye, Portekiz’de geçiyor ve bir yılda gelişen olaylara dağıtılarak anlatılıyor.