Olaylar Olaylar: Gülemiyoruz Ağlanacak Halimize

İlk olarak kısa filmciyken dikkatleri üzerine çeken Sadi Celil Cengiz, daha sonra oyunculuk çalışmalarıyla, özellikle dizilerde Türk halkının tanımaya başladığı bir oyuncu olmuştu. Ardından tiyatro oyunları, şov programları ve sinema filmleri geldi. Tabii Sadi Celil Cengiz geçmişten gelen hikâye anlatıcılığını sinemaya da yansıtmak istedi. Bunun neticesinde de senaryosunu yazdığı ve baş rolünü üstlendiği “Olaylar Olaylar” filmi ortaya çıktı. Bakalım seyirci bu filmi nasıl karşılayacaktı?

Filmin konusuna kısaca değinelim. Haldun (Sadi Celil Cengiz) yapımcılık ve klip yönetmenliği yapan bir adamdır. Ancak en son yaptığı film batınca, borçlar içinde kaldığından şirketi kapatmak zorunda kalır. Böylece kafasını dinlemek ve bir yandan da para bulmak üzere ablasının evine gider. Samsun’un Çarşamba ilçesinde esnafın arasında kendini bulur. Orada bir mafya babası (Fırat Tanış) ile tanışır. Bu adamın en büyük hedefi bir televizyon kanalı açıp, kendi markasının satışını yapmaktır. Kanalın başına da Haldun’ü geçirince, kanaldaki garip programlarla beraber süreç başlar.

Ülkemizde çokça rastlanan yerel öğelerden beslenen durum komedilerinden biri daha olarak yorumlanabilecek Olaylar Olaylar, durum komedisinden yola çıkan anlık esprilerle ayakta durmayı planlayan bir film olarak tanımlanabilir. Özellikle ana karakter Haldun’un absürt oyunculuğu ve çenebaz tavrıyla ayakta durmaya çalışan hikaye, çeşitli üçkağıtçılıklarla ayakta durmaya çalışan karikatür karakterlerin varlığıyla filmin içinde nefes alıyor.

Filmin senaryo anlamında belki de en büyük sıkıntısı, bolca yapılan tekrarlar ve yapılan esprilerin pek de komik olmaması olarak yorumlanabilir. İlk gösteriminde seyirci tarafından yeterince esprilere reaksiyon gösterilmediğini söylemek gerekiyor. Bunun temelinde yatan konulardan biri de, aslında hikayenin klasik komedi olarak servis edilmek isterken, aslında filmin kara mizaha kaçan yönlerinin ağırlıklı olması söylenebilir.

Gittikçe başı bataktan çıkmayan karakterlerin, beladan kurtulamayan karakterleri inandırıcılık anlamında sorunlar yaşıyorlar. Yönetmenin yeterince varlığını hissettirememesi ve oyuncuların fazlasıyla serbest kalmasından kaynaklı olarak, trajikomik yaratılan durumlardaki mizansenler, oyuncuların performansıyla paralel olarak işlemiyor. Bunu örneklememiz gerekirse; karakterlerin durumlara tepkileri genelde bu kısımda espri gelecek gülmeye hazırlananın bilgisini açık ediyor şekilde betimlenmiş. Ancak kara mizah işlerinde karakterlerin komediyi dinginlemesi gerekmez. Çünkü yapılan hareketler olabildiğince mantıksız olduğundan aksiyon komediyi getirir. Yani karakterlerin yoğun bir şekilde komedi yükünü köklemeleri gereksiz olur.

Olaylar Olaylar filmi ise bunun tam tersini yapıyor. Kara mizahın getirdiği olayların yaratacağı komedi anlayışını, oyuncularının performanslarından almaya çalışıyor. Dolayısıyla bu durum zorlama duygusunu seyircisine geçiriyor. Bu da izleyicinin akıcı bir şekilde seyrin içinde kaybolamamasına neden oluyor. Filmin içindeki çenebaz tavır yüzünden, belli bir süre sonra filmden seyircinin kopması olası oluyor. Klişeler de beraberinde bu duruma eşlik edince, potansiyelini ayaklar altına alan bir film ortaya çıkmış.

Filmi daha önceki örneklerle tanımlamamız gerekirse; “Kanalizasyon” ve “İnşaat” filmlerinin bir karışımı olarak nitelendirebiliriz. Filmin hikâyesi kara komediye yakın durmasına rağmen, film klasik komedi havasında kotarıldığından seyircinin beklediği kahkaha tufanını yakalayamıyor. Yer yer kelime oyunlarıyla ayakta durmaya çalışsa da, daha çok Sadi Celil Cengiz’in oyunculuğuyla film ayakta durmaya çalışıyor.

Sonuç olarak filmin belki de en önemli eksiği iyi bir yönetmenin olmayışı denilebilir. Oyuncuların performansları savruk kaldığından dolayı da, yeterli etkiyi karşı tarafa geçirmekte zorluk çekiyorlar. İşinin ehli bir yönetmenin akmayan oyunlara müdehalesiyle film seyir zevki iyi bir filme dönüşebilirmiş. Ancak ne yazık ki o nokta havada kalmış. Yerel bir televizyon da olsa, televizyon işi sanat yönetimi anlamında da inandırıcı işlerin çıkması için önem gösterilmesi gereken bir kol denilebilir. Kanalizasyon filmi bu anlamda başarılı bir işçilik çıkartırken, fazlasıyla vıcık mizahı yüzünden yeterince beğenilmemişti. Ancak Olaylar Olaylar’da genel olarak amatör kalan sanat yönetmenliği filmin ucuz durmasına neden oluyor. Bunun neticesinde de tüm her şeyi oyuncularından bekliyor. Vıcık komedilerden hoşlanmayanlara alternatif bir iş olarak değerlendirilebilir. Belki bir sonraki filmde iyi bir yönetmenle işler daha da düzelecektir.