10.05.2016
Yarım: Bir Bütün İki Yarım Eder
Türk sinemasında başarısıyla adından söz ettirmeye başlayan yönetmenlerden biri de Çağıl Nurhak Aydoğdu… Adana Altın Koza Film Festivali ve Malatya Film Festivali’nden ödüllerle dönen filmi Yarım, seyircinin meraklı bekleyişlerini sona erdiriyor ve vizyona giriyor. Film beklentileri karşılayacak mı, yoksa adı gibi yarım başarı elde eden yapımlardan biri mi olacak? Yazının devamında bunun cevaplarını bulabilirsiniz. Ayrıca filmin yönetmeni ile sohbetimizi buradan okuyabilirsiniz.
Filmin konusuyla başlayalım. Fidan (Ece Tatay), doğuda bir köyde kardeşleriyle yaşayan on beş yaşında bir kızdır. Ailesi kızları Ece’yi tanımadıkları bir aileye gelin olarak verirler. Ancak Ece’nin bilmediği bir şey vardır. O da evleneceği adam olan Salih (Serhat Yiğit)’in otuz beş yaşında olmasına rağmen zeka geriliğinden muzdarip olmasıdır. Çocuk davranışları sergileyen Salih ile Fidan’ın evli olmalarına rağmen önce bir bağ kurmaları gerekir.
Türk sineması ve dizilerde çokça işlenen bir konu olan çocuk gelin hikayesine farklı bir bakış açısı getirmeye çalışan Yarım, benzerlerinin aksine klişelerle kaçınmaya çalışan bir film olmaya dikkat ediyor. Dramatik çatı altında bu tip hikayelerde çokça gördüğümüz ağlak dramların aksine doğru yelken açarak daha umut dolu bir hikâyeyi seyircisine sunuyor.
Filmin ana karakterleri Salih ve Fidan, toplum baskısı yüzünden kaderleri kesişen iki insan olsa da, hayata daha olumlu bakmayı tercih ediyorlar. Evliliğin getirdiği sorumlulukların ağırlığı biri çocuk yaştaki, diğeri çocuk aklındaki iki insana ağır geliyor. Bu yüzden de evli iki insan gibi davranmaktansa, öncelikle bir bağ kurmak adına arkadaş olmayı deniyorlar. Tabii bu durum dışarıdan farklı algılanıyor. Özellikle gelin alınan Fidan’ın güzelliği, öteki yandan Salih’in mahallenin şamar oğlanı olması nedeniyle insanların gözüne batmaya başlıyorlar. Bu da beraberinde sorunları getiriyor.
Film karakterlerine kendince bir son hazırlarken, insanları düşünmeye itiyor. Yarım kalan iki karakterinin, aslında bir bütünü oluşturabilir mi sorusunu seyircisine soruyor. Seyircinin bu soruyu cevaplamasını istiyor. Belli ki kendi cevapları var. Bunu filmin içeriğinde kendince yorumluyor.
Filmin genç oyuncusu Ece Tatay doğal oyunculuğu ve masum güzelliği ile filmi izlenebilir kılarken, genel oyuncu kadrosu yerinde oyunculuklarıyla seyir zevkini arttırıyorlar. Filmin kurgunda yer yer geçiş sorunları baş gösterse de, ilk film olarak düşünüldüğünde Yarım son derece başarılı bir iş olarak gözüküyor.
Sonuç olarak Yarım, farklı bakış açısı ve yerinde oyunculuklarıyla ilgiye değer bir film olarak dikkat çekiyor. Tamam seyircisine büyük şeyler vaat eden bir film değil, ancak mütevazi hali ve naif hikayesiyle seyircisinin gönlünü kazanmak istiyor. Bu yüzden de filme şans vererek en azından kendinizin film hakkında karar vermesi en doğrusu olacaktır. Bu haftanın ilgiye değer filmlerinden biri olarak dram severlerin görmesi gerekir.