01.06.2016
Çizgi Ötesi: Song of the Sea
Tomm Moore’un Secret of Kells‘ten sonra yaptığı Song of the Sea, bizi yine masalsı bir dünyaya götürüyor. İrlandalı yönetmenin Secret of Kells gibi İrlanda’nın yerel hikâyelerinden esinlenerek yarattığı animasyon; aile, sevgi, beraberlik üzerine bir seyirlik. İşlediği temaların yanında görselliği ve müzikleri ile de göz dolduran animasyon, aynı zamanda bir değişim hikâyesi.
Annesi, kız kardeşi Saoirse’yi dünyaya getirirken ölen Ben, hem kız kardeşine hem de babasına kızgın olarak büyüyen, köpeği Cu ile vakit geçiren bir çocuktur. Kız kardeşi Saoirse 6 yaşında olmasına karşın hâlâ konuşamamaktadır. Ve yıllardır Ben’in nahoş tavırlarına maruz kalmıştır. Baba Conor ise, eşinin gidişinin ardından hâlâ yas tutan kederli bir adamdır. Ailenin hayatı, büyükannenin gelişiyle değişir. Ya da Saoirse’nin bir deniz perisi olduğunun anlaşılmasıyla… İşte masal böyle başlıyor, bu andan sonra deniz perisi, deniz perisinin şarkısı, periler, kötüler ve iyiler ve bunların mücadelesine tanık oluyoruz. Tabii ki bir de iki küçük çocuğun korkularıyla yüzleşip bu mücadelenin içinde yer almasına…
İrlanda’ya özgü birçok öge barındırıyor bu animasyon. Kaynaklık eden masallar ya da simgeler ya da karakterlerin yanı sıra animasyonun başında duyduğumuz şu dizeler de İrlandalı ünlü şair William Butler Yeats‘e ait:
“Come away, O human child!
To the waters and the wild
With a faery, hand in hand,
For the world’s more full of weeping than you can understand“
( Buraya gel yavru insan!
Doğaya ve denize
El ele verip bir periyle,
Kurtar kendini aklının alamayacağı kadar gözyaşıyla dolu o dünyadan )
Ayrıca, Ben ve Saoirse’nin dolaştığı şehir de Dublin baz alınarak çizilmiş. Hatta ünlü Molly Malone heykeli de şehir görüntüsünde rahatlıkla seçiliyor. İzleyicileri bir de Secret of Kells’ten tanıdık bir yüz karşılıyor.
Senaryosunu Will Collins ve Tomm Moore’un birlikte kaleme aldığı animasyon, Bruno Coulais’nin müzikleriyle izleyiciyi, kolayca masalsı dünyasının içine alıyor. Daha önce Secret of Kells ile Oscar’a aday olan ama heykelciği alamayan Tomm Moore, Song of the Sea ile bir kez daha aynı durumla karşı karşıya kalsa da her yeni animasyonda kalitesini bir tık daha yukarı taşıyacağı aşikâr.
Lisa Hannigan’ın sesinden filmin en güzel şarkılarından birini buraya ekleyelim. İyi seyirler…