28.09.2016

Elveda Berlin: Çocukken Her Şey Mümkündür

tschick

Fatih Akın eğlenceli işlere geri dönüyor

Fatih Akın’ın bir önceki filmi The Cut’ın ardından hangi filmi yapacağı merak konusuydu. Çoğu insan The Cut projesini Akın’ın Hollywood’a transfer projesi olarak yorumlasa da, film beklenen ilgiyi görmeyince neler olacağı kimse tarafından kestirilemiyordu. Sonunda Fatih Akın yeni projesine dair görseller yayınlamaya başlayınca “Tschick” adlı romandan uyarlanan “Elveda Berlin” projesinin Fatih Akın’ın yeni filmi olduğu anlaşıldı. Kimi çevrelerce yönetmenin ciddi filmlerden sıkılıp kafasını dinlemek adına eğlenceli bir projeye soyunduğu yönündeydi. Nitekim Elveda Berlin de bu doğrultuda izleyicisini eğlendirmeye hazırlanıyor.

Filmin konusunu kısaca şöyle özetleyebiliriz: Maik hayal dünyasında yaşayan ancak kendini dışarıya yeterince ifade edemeyen bir gençtir. Sınıflarındaki Tatjana’ya aşık olan Maik, onun doğumgünü partisi için planlar yapmaktadır. Ancak kendisine ulaşmayan davetiye sonucunda hayal kırıklığına uğrar. Sınıfa yeni gelen Rus kökenli bir öğrenci olan Andrej kimse tarafından sevilmemektedir. Maik de ondan hoşlanmasa da, Andrej’in yolculuk teklifini reddetmez. Böylece bu iki genç maceralı bir yolculuğa çıkarlar.

elveda berlin1

Büyümenin sancılı yolları…

Klasik bir büyüme hikâyesi olarak adlandırabileceğimiz Elveda Berlin, Fatih Akın’ın eski köklerine döndüğü film olarak yorumlanabilir. Büyüme hikâyesinin yanı sıra bir yol filmi olarak da yorumlayabileceğimiz yapım, iki kafadarın yolculuk sırasında birbirlerini tanımalarına ve bir anlamda olgunlaşma süreçlerini mercek altına alıyor.

Karakterler kendi yaşadıkları deneyimler sayesinde değişim geçirerek gerçekte olmak istedikleri yöne doğru saparlarken; büyümenin getirdiği sancılar, cinsel keşifler, dostluğun anlamı gibi temaların varlığı filmin karakterlerinin çatışma noktaları olarak filmdeki dengeyi belirler. Böylece iki karakter birbirini keşfederken, kafa uyumlarına şaşıracaklardır.

elveda berlin

Basit ama keyifli bir seyir…

Film her ne kadar eğlencelik bir film olarak öne çıksa da, mesaj vermeyi de ihmal etmeyen bir film olarak dikkat çekiyor. Özellikle insanları dış görünüşlerine göre yargılamamayı öğütleyen yapım, belki de yönetmenin çocukları için yapmayı arzuladığı küçük proje olarak yorumlanabilir. Film boyunca yönetmen ve ekibinin çokça eğlendiğini anlamak için çok fazla kafa yormaya gerek yok diyebiliriz.

Sonuç olarak Fatih Akın özlediğimiz gibi geri dönüyor ve izleyicisini Elveda Berlin ile mutlu etmeyi başarıyor. Yer yer sinemasal referanslarla filmin senaryo anlamında zenginleştirmenin yollarını ararken, iki karakterin büyüme hikâyesini tatlı bir yol filmiyle anlatıyor. Çok derinlikli film arayanlar için son derece basit bir iş olarak akıllarda kalsa da, her gün bir şeyler olan ülkemizde kafa dinlemek için bu filmin kaçış noktası olabileceğini söyleyebiliriz. Keyifli bir serüvene hazır olun…