Finding Dory: Hafızanın İçinde Kaybolmak

Sevilen animasyonun devamı izleyicilere sunuluyor

Hollywood’un animasyon fabrikası Pixar, gişede stüdyosunu fazlaca memnun eden animasyonu Finding Nemo’nun devam filmi olan Finding Dory’i hayata geçirerek hayranlarını bir kez daha mutlu etmeyi amaçlıyor. Dünya genelindeki gişesine bakılırsa bu hedefine de ulaştı sayılabilir. Genç izleyicileri ana hedefi haline getiren animasyon drama ve macerayı harmanlayarak bir kez daha vizyondaki yerini alıyor.

Filmin konusunu kısaca şöyle özetleyebiliriz. Dory adlı hafıza kaybıyla başı dertte olan balığın hikayesine yoğunlaşıyor. Dory’nin geçmişine uzandığımız bu animasyonda, farklı mekanlarda yolculuğuna tanıklık ediyoruz. Yeni karakterlerin yanı sıra bu filmde eski filmdeki karakterleri görmek de mümkün kılınmış.

Senaryo açısından Dory’nin dramı hafif bir şekilde değinilirken, yer yer de hüzünlü olmayı başarıyor. İnsanların yine bu filmde de yarattığı doğa felaketi tümüyle gözler önüne seriliyor. İlk filmin senaryosunun bir benzerini beyaz perdede görebileceğimiz yapım, ilk filmin ekmeğini fazlaca yemeyi sürdürüyor.

Denizdeki yaşam devam ediyor

Muhtemelen ödül sezonunda bu yılın popüler animasyonu Zootopia’nın gerisinde kalması öngörülebilir. Çünkü gerek animasyon, gerekse hikaye bakımından bir yenilik barındırmayan Finding Dory, ilk filmin yolundan gitmeyi sürdürüyor. Tabi ilk filmin hayranları için geçmişe dair özlemin dindirilmesi anlamındaki yapım, animasyon severlerin beklentilerini belli bir yere kadar karşılayacaktır.

İlk filmin yönetmenliğini üstlenen Andrew Stanton’un Angus MacLane ile beraber kotardığı yapım, aksiyon anlamında ilk filme yakın bir kompozisyon sunuyor. Dory’nin sürekli başını belaya sokması ve dostlarının yardımıyla bu sıkıntıların üstesinden gelme süreci izleyiciyi oyalayacaktır. Bir anlamda denizin içindeki yaşamın varlığını vurgulayan yapım, köleleştirme metaforunun altını çizerek izleyicisine de sosyal sorumluluk görevini yerine getiriyor.

Devam filmlerinin sıkıntısını taşıyan bir animasyon 

Sonuç olarak ilk filmin takipçisiyseniz bu filmde size yeni bir şeyler katmayacaktır. İlk filmin popüler karakteri Dory’nin hayatına dair ayrıntıları gözlenmeniz filmin artısı gibi görünse de, kendini tekrarlayan sahneleriyle bir süre sonra sıkılmanız da olası gözüküyor. Normal dünyadan sıkılan izleyiciler için kaçış niteliğinde bir devam filmi planlanarak gişede memnun eden bir gişe canavarı yaratılmış gözüküyor. Belli ki Pixar’ın Inside Out gibi bir filmden sonra kendini yenileyemeyişi, gelecek projelerde Pixar’ın devrimci adımlar yapmasına yönelik baskıyı tetikleyecektir. Vizyondaki animasyon seçeneği olarak bu türün meraklılarının izlemesi tavsiye edilir.