01.06.2017
O AN: Moebius
Ananın Ak Sütü Gibi
Güney Koreli yönetmen Kim Ki Duk’un filmografisi, genelde ‘’dokunma cız olursun!’’ cinsinden konulara değinmiş ve özellikle bir kesim tarafından çok sevilmiştir. İşte 2013 yılında çektiği Moebius da böyle bir filmdir. Üstelik tamamen diyalogsuzdur. Hem değindiği mesele hem de diyalogsuz olması tam bir Kim Ki Duk cesareti örneğidir. Film birkaç sahnedeki ağlama ve orgazm sesleri hariç sadece ortam seslerine yer vererek zaten izlenmesi hayli güç olan sahneleri daha da çıplak hale getirmiştir. İşte tam da öyle bir sahneyi konuşacak olursak…
Sahne, annenin çocuğunun odasına girmesiyle başlar. Hayattan tüm umudunu kesmiş, bu güçsüz anneyi yeni doğan bebeğine bakmaktan yıpranan yorgun bir ebeveyn olarak düşünebiliriz. Oğlunun yatağının dibine oturup da ona mastürbasyon yapmaya başlamasını da bebeğini emzirmesi olarak… Annenin oğlunun yeni penisini eline alarak mastürbasyona başlamasıyla oğlu hemencecik ereksiyon olmaya başlar. Zira yeni penisi âşık olduğu kız da dâhil annesinden başka hiçbir kadına karşı tepki vermez. Tam bir Oedipus Kompleksi yaşanıyor diyebiliriz sanırım. Bu nedenle annesinin merhametli ellerine muhtaçtır. Her ne kadar annesinden haz almasının yanlış bir şey olduğunu bilip yorganı başına çekse de bu durumu engellemeye kalkmaz. Zira acı çekerek hazza ulaşma dışında penisini kaybettiğinden beri orgazm olamıyordur. Tek yapabildiği yorganı başına çekerek tüm bu yanlışları görmeyerek yaşanmadığına- bebekler bir şeyi göremeyince onun yok olduğunu düşünürler- kendini inandırmaktır. Elinden daha fazlası gelmez. Yavaş yavaş zevkin doruklarına tırmanan çocuk yorganın altından, tıpkı meme emen bebeklerin annelerinden destek almaya çalışmaları gibi elini uzatır. Anne bu uzanan elin ne anlama geldiğini çok iyi bilerek hemen eli memesine götürür. Bir anne ile bebek arasındaki en güçlü ve özel bağ memedir. Bebekler aslında emme eylemini yaparken en büyük hazzı yaşarlar. Ya da emmeyen bebeklerin cinsel organları ile oynayarak hazza ulaştıklarını bilmekteyiz. Yani emme ve mastürbasyon birçok açıdan benzerlikler gösterir. Zaten dikkat edersek çocuk annesinin memesini sıkarken tıpkı ağızdaki açma kapama hareketini yani emme refleksini yerine getirir. Çocuk bir yandan annesinin memesini eliyle sıkar, anne de eliyle oğlunun penisi ile oynar. Anne eli ve memesi ile oğluna bir yandan cazibesini bir yandan da sevgisini ve merhametini verir. Ama yaşadıkları o kadar ağırdır ki bir süre sonra kendini tutamayarak ağlamaya başlar. Çocuğun haz alma seslerine annenin ağlama sesleri karışır. Bir de tüm bunlara istemeyerek şahitlik yapan eşyaların sesi gelir kulaklara. Annenin burada dişini sıkarak ağlamasında da küçük çocuğu üzülmesin diye ağladığını saklayan anne profilini görürüz. Bu anlarda pişmanlığın, acının en katmerlisini yaşayan baba vardır kapının hemen arkasında. Duyduğu sesler bugüne kadarkilerin en ağırıdır. Yeni doğan bebeğini karısından kıskanan babadan daha öte bir şeydir şuan yaşanan acı. Sonunda çocuk hazzın en zirvesine çıkar. Anneyi bu anlarda emerek uyuyan bebeğini yatağa yatırıp memesini sutyeni içine yerleştiren anne edasıyla izleriz. Son olarak çocuğunun yorganını düzelterek odadan görevini en layıkıyla icra etmiş ama odaya girerken ki halinden daha da yorgun ve zavallı halde dışarı çıkarken görürüz.