05.05.2016

The Man Who Knew Infinity: Sayılarla Sonsuzluğa Açılmak

the-man-who-knew-infinity

Sinemanın verdiği güç ve bilinirlik, unutulan değerlerin tekrardan ortaya çıkmasına olanak sağlıyor. İngilizler de ünlü Matematik dehası S.Ramanujan’ı unutmamak ve onu kitlelere duyurmak adına hatırı sayılır kaliteli oyuncu kadrosunu toplayarak ortaya “The Man Who Knew Infinity”i çıkardı. Gösterildiği festivallerde iyi eleştiriler alan film, bu hafta ülkemizde de vizyona giriyor.

Filmin konusu kısaca şöyle özetlenebilir. S. Ramanujan (Dev Patel), herhangi bir yüksek eğitim almamasına rağmen matematik alanında benzersiz meziyetlere sahiptir. Onun bu alandaki azmi ve tutkusu, Cambridge profesörü G. H. Hardy (Jeremy Irons)’nin ilgisini çeker. Bunun üzerine Ramanujan’ı İngiltere’ye davet eder. Tabii başarılı olmak kolay değildir. İngiltere’deki ırkçı bakışlardan kaçamamaktadır. Birinci Dünya Savaşı’nın da patlak vermesiyle beraber Ramanujan için hayat kolay olmayacaktır.

Matematik tarihinin en önemli figürlerinden biri olan S.Ramanujan’ın biyografik yaşam öyküsüne odaklanan yapım, klasik anlatımını düzeyli oyunculuklarla süsleyerek seyircinin duygularına dokunmaya çalışıyor. Bir insanın azminin büyüklüğünün sınır tanımayacağını ve aklın engin ufuklarının sınırsız olduğunu kanıtlamaya çalışan bir karakterin hikayesi anlatılıyor. Üstelik bu karakter inançlı bir insan olduğundan dolayı, bir nevi usta – çırak ilişkisine girdiği Hardy ile çokça hararetli tartışmalara giriyor.

Film bu açıdan bakıldığında dinin bilimle bağdaştırılıp, bağdaştırılamayacağına dair sorular da soruyor. Kendince cevaplar buluyor. Hikaye insani taraflarını adeta bir kalkan gibi kullanarak, seyircisine görmek istediğini veriyor. Belki gerçekler acıklı bir yolun kapılarını açıyor, ama film bunu göze alarak dokunaklı bir drama yelken açıyor.

Filmin iyi yanlarından biri de film içindeki dostluk kavramı denilebilir. Akademik anlamdaki rekabet, çığır açan meziyetler karşısında köstek olacağına, destek olmanın gerektiğini öğütlüyor. Film içinde çok fazla engel teşkil eden kişi olsa da, ufku geniş insanların sonuna kadar gidebileceklerini tüm çıplaklığıyla seyircisine amaç edinen bir film ile karşı karşıya olduğumuz söylenebilir.

dev patel

Filmin çok özel dostluklarından biri de Hardy ile Littlewood arasında olan tatlı rekabetin büyüttüğü dostluk denebilir. Belki hikaye açısından çok önem taşımıyor gibi görünebilir ama insani anlamda filme değer katan özelliklerden biri diyebiliriz. Birinci Dünya Savaşı’nın patlamasıyla ortaya çıkan ekonomik dar boğaz, gelenekler ve gelecek arasında sıkışan bireyler ve hayatını bir şeyleri değişmeye adayan insanların varlığı filmin hikayesini çeşitlendirmek için kullanılan konu başlıkları olarak nitelendirilebilir.

irons jones

Sonuç olarak düzeyli oyunculuklarıyla, klasik bir anlatımı tercih eden eli yüzü düzgün bir biyografik film arıyorsanız ya da ünlü matematik dehası S. Ramanujan’ın hayatını merak ediyorsanız bu film sizin için kaçınılmaz bir hazine değerinde olabilir. Özellikle Cambridge’in beyefendiler loncası olarak adlandırabileceğimiz adabının filme yansıması da ilgi çekici bir unsur olarak belleklerde yer edecektir. The Man Who Knew Infinity, kibrini zekasıyla birleştiren bir karakterin pek acıklı öyküsü olarak da adlandırılabilir.