07.05.2016

USUKFF: Festival Günlükleri – 2 –

uçan-süpürge-kapak

Zevceler

Norveçli yönetmen Anja Breien’in filmografisiyle oluşturulan Kuzey Işıkları bölümünden “Zevceler (Wives)”, bir zamanlar bir arada olan kadınların o zamanları yad ettiği bir film. Kadınlara ayrılan çemberde yaratılan histerik toplum normlarındaki çatışmadan beslenen Zevceler ve kadınları, kendilerine tatil ilan ettikleri bir kaç günlük arada bir takım şeyleri geride bırakma yöntemine başvururlar. Ancak ne var ki ‘içlerine işlemiş bu duygular’ diyebileceğimiz o normlar karakterler üzerinden hiç bitmeyen bir araf sürecini başlatır. Her an tetikte olmak zorundaymış endişesiyle hareket halinde olan üç kadın için çıktıkları tatil tatil olmasa da, olmuş gibi bir kandırmaca yaşarlar. Zevceler, tam da şu cümleyi getiriyor akıllara: “Ne içindesin hayatın, ne de büsbütün dışında”.

Wives

Toz Bezi

Ahu Öztürk’ün yönetmenliğini yaptığı Toz Bezi, aslına bakarsanız sizin ve bizim hikayemiz diyeceğimiz türden bir film. Yaşanmışlığı ve yaşanacakları bütün sıcaklığıyla sunan film, gündelikçi kadınlar, orta sınıf ve bu sınıfın mahrem alanı üzerindeki tedirginlikle öyküsünü kuruyor.

Sinemanın çokça anlattığı ve anlata durduğu, örneklerine ise yine çokça rastladığımız üst sınıfın eleştirel öykülerinden farklı olarak Toz Bezi’nin hikayesi daha karmaşık bir sınıfın ortasında: Orta sınıf. Sosyolojik olarak süreç dahilinde en fazla travmayı yaşayan bir topluluk. Alt değil ama üst de değil. Altın sorunlarıyla dolaşan, üstün ise ağırlığını devamlı taşıyan; ve bunun vermiş olduğu o karmaşık yapının eylemsel boyutu. Toz Bezi bu çatışmanın filmi. Orta sınıf ile ona nispeten daha az olan bir orta sınıfın hangi köşede durduğuyla ilgili. Ancak filmin güçlü öyküsüne nazaran, bu köşelerden ufak ufak el sallayan ve grup içinde grup yaratan kimliği belirsiz küçük çocuk ise bir nebze düşündürmüyor değil: Sadece küçük çocuğun öyküsüne mi mahsus?