29.12.2017
Vizyon Menüsü – 29 Aralık
Loving Vincent
Bir Ressama Yakışır Bir Veda…
Tüm zamanların en değerli ressamlarından biri olan Van Gogh’un hayatını onun şerefine layıkıyla resimlerin içinden anlatan yapım, Vincent’ın izinden ilerlerken bir yandan da yaşadıklarını polisiye bir üslupla resimlerinde kullandığı karakterler vasıtasıyla inceliyor. Çok fazla emek verilen proje, görsel anlamda tek kelimeyle başyapıt. Ancak filmin içeriği konusunda ortalama bir iş olduğu söylenebilir. Duygusal doneler yüzünden izlerken mendilinizi hazırlamayı unutmayın. Yılın en iyi animasyonlarından biri…
Anons
Mahmut Fazıl Coşkun geri dönüyor.
Uzak İhtimal ve Yozgat Blues ile tanıdığımız Mahmut Fazıl Coşkun sessiz sedasız vizyona giriyor. Muhtemelen Kültür Bakanlığı destek fonundan aldığı destek yüzünden zorunlu bir vizyona girme söz konusu diyebiliriz. Tek salonda vizyona girecek olan yapımın senaryo koltuğunda Coşkun’un dışında Ercan Kesal gözüküyor. Ordudan tasfiye edilmiş dört askerin tek gecede geçen macerasına odaklanan yapım, tek kelimeyle kapalı kutu… Muhtemelen önümüzdeki festivallerde bol bol adını duyacağız.
Asya
Kapalı Kutu
Murat Aslan’ın yönetmenliğini üstlendiği Asya, yetmiş yaşındaki Pier’in ötenazi istemesine karşın, Asya isimli bir hastabakıcı ile karşılaşması sonucundaki olayları işliyor. Filme dair hiçbir bilgi olmadığından da Anons’ta geçerli olan durum belli ki bu filmde de söz konusu diyebiliriz.
Slumber / Karabasan
Kara Basma İz Olur…
Başrolünde Maggie Q’un yer aldığı Slumber, rüyalar üzerinden çocuklara musallat olan bir kötü gücün hikâyesini anlatıyor. Görsel anlamda ortalama seviyelerde seyreden yapım, aniden hoplatmalı sahneleri ve insanın tüylerini ürperten müzikleriyle korku filmi severler dışında kimseye hitap etmeyecek bir film… Yılın son korku filmini kaçırmak istemeyenler için geliyor.
Parayı Bulduk
Yine Battık!
Çöp gişe komedileriyle tanınan İhsan Taş, ne hikmetse gişe de yapamıyor. Yeni filminin de ne kadar baştan savma olduğu her yanından belli diyebiliriz. Arkasını BKM Mutfak’tan yetişen oyunculara yaslayan Parayı Bulduk, adından da anlaşılacağı üzere parayı bulmak için yapılan yeni bir denemeden öteye gitmiyor. Hem de Türkiye yapımı büyük komedi filmlerinin ortaya çıktığı günlerde maalesef ezilip gidecek bir proje olarak öngörülebilir.
The Greatest Showman / Muhteşem Showman
Şov Devam Etmeli…
Her yılın sonuna görkemli bir müzikal film koymak yeni gelenek midir bilinmez, bu hafta Muhteşem Şov Adamı tam da o tipte bir film olarak vizyonda yerini alıyor. Hugh Jackman’ın harikalar yarattığı film, kaliteli bir vizyon haftasındaki seyir zevki yüksek filmlerden biri olarak dikkat çekiyor. Filmdeki koreografiler bir kenara, hikâye anlamında ortalama bir mevzuya değinen yapım, haftanın eğlenceli ve kulak pası alıcı filmi olarak yorumlanabilir.
Jumanji: Welcome to the Jungle / Jumanji: Vahşi Orman
Düşünün Çocuklar Biz Bu Kütüklerle Oynuyorduk!
1995 yapımı orijinal Hollywood filminin günümüze uyarlanmış halinde eğlence bakımından değişiklik çok yok sayılır. Ancak eski filmdeki kadronun daha sempatik olduğu gerçeğini de söylemeden edemeyeceğim. Bu filmde kutu oyunu yerine kartuşlu eski bir oyun konsolu üzerinden ilerleyen hikâyede, eski filmdeki günümüze taşan oyun doneleri, bu sefer kendi evreninde kullanıcıları misafir ediyor. Sonuç olarak günümüz dünyasındaki sanal gerçeklik deneyimine benzer bir şey çıksa da, amaç olarak gül eğlen unut filmlerden biri diyebiliriz.
ŞEF’İN TAVSİYESİ
120 BPM / Kalp Atışı Dakikada 120
Katillere İnat Savaşacağız!
140 dakikalık süresi boyunca bir grup aktivistin iyi günlerini, aşklarını, acılarını ve özetle hayatlarını iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Zaman zaman müziğin içinde kaybolurken, bazı anlarda farkındalık yaratmaya çalışan insanlara hayran kalıyorsunuz. Tek kelimeyle yürek burkan, etkileyici bir yapım… Filmin adındaki gibi kalbiniz çarpıyor, devrilmeye yaklaşıyorsunuz ama savaşarak hayata tutunmaya çalışıyorsunuz. Hem de tüm rezil anlarına rağmen… Akıcı temposu ve vurucu replikleriyle adeta bir başkaldırı manifestosu…