02.04.2018

Vizyon Menüsü – 30 Mart

Zor Bir Karar

Kolay Olan Filmi İzlememek…

“Hayatın Tuzu” filminin senaristi olarak tanınan Ender Özkahraman ilk filminin hikâyesinde tuhaf bir çatışma kuruyor. Burun ameliyatı olmak isteyen bir kadının durumuyla PKK bağlantısı kuruyor. Kağıt üstünde ilginç görünen film, ne yazık ki kötü niyetli bir yapıma dönüşüyor. Çiğ ve amatör görünen bir sinema sunan Zor Bir Karar, finalinin üzerine tüm filmi kurmanın derdiyle sancılar çekiyor. Kendi mesajının içinde kayboluyor. Sürekli tekrara düşerek izleyiciye hazırladığı tuzağı başarıyla bile planlayamıyor. Başarısız bir film denemesi denilebilir.

Thelma

Ne Kadar Güçlü Olsan da Gençken Acıtıyor Hayat…

Joachim Trier son yıllarda yaptığı filmlerle belli bir kitleyi peşinden sürüklemeye başladı. Son filmi Thelma da bu halkanın bir parçası gözüküyor. Genelde modern hayatın iç yakan unsurları üzerinden seyircinin yürük burkan anlar yaşatan yönetmen, yeni filminde doğaüstü bir büyüme hikâyesine soyunmuş. Kabaca baktığımızda İskandinav usülü Carrie diye yorumlayabileceğimiz yapım, kullandığı estetik görsel dil ve kullanılan metaforların çarpıcılığıyla orijinal bir iş denilebilir. Eşcinselliğin bir tabu olarak görüldüğü noktalarda dinin yozlaştırıcı etkisi bu filmde de ön plana çıkartılıyor. Demlendikçe yükselmesi muhtemel bir film diyebiliriz.

Sagu Pagu

Su Kaynakları Tükeniyor…

Engin Baştürk’ün yönetmenliğini üstelendiği bu animasyon yardımseverlik ve doğanın zor durumda kalamsı üzerine çocuklar için harika mesajlar veren bir iş olarak minik seyircilere hitap ediyor. Ancak animasyon kalitesinin çok başarılı olmadığını söylemekte yarar var.

The Spiritualist / Ruhlar Evi

Marifet mi Sanıyorsun, Ruhların Senin Ele Geçireceğini Bilmiyor Musun?

İnanılmaz kötü Türk korku filmlerine alışmıştık. Nitekim Hollywood’dan da ucuz versiyonları çıkıyordu. Ancak bu sefer Britanya’dan karşımıza neredeyse trash diyebileceğimiz kötülükte bir korku filmi çıkıyor. İnanılmaz klişe bir senaryoya sahip olan film, ruh çağırma üzerine birbirinden yeteneksiz oyuncunun rol aldığı yapaylık gösterisi gibi. Bu filmi izleyeceğinize bu hafatanın zengin menüsünden daha iyilerini seçebilirsiniz.

12 Strong / 12 Savaşçı

Bitmeyen 11 Eylül Acıları

Chris Hemsworth, Michael Shannon ve Mıchael Pena gibi oyuncularıyla varlığını sürdürmeye çalışan film ne yazık ki beklentinin altında kalıyor. Savaş filmlerini seviyorsanız tercih edebileceğiniz bir yapım olarak vizyonda yerini alıyor. Ancak politik açıdan tutarsız olduğu noktaları var. Militarist ve fazla Amerikan bakış açısıyla halkın milliyetçi yanlarına temas etmeyi başarmış bir iş ortaya çıkıyor. Vasatlıkta boğulmasını saymazsak tabii ki…

Kabus

Her Çıtırtıda Korkmaya Ne Gerek Var?

Tuncer Gürbüz’ün yönettiği Kabus, annesinin ölümünden sonra psikolojik olarak gelgitler yaşayan ressam Özge’nin hikâyesini anlatıyor. Haftanın kapalı kutusu diyebileceğimiz Türk korku filmi, benzerlerine göre biraz daha psikolojik gerilim şeklinde ilerliyor. Britanya yapımı türdaşının vizyona girdiği haftada bu filmi izleyerek Türk sinemasına destek olmanız daha ihtimal dahilinde olabilir.

Bizim Köyün Şarkısı

Mini Mini Komikler…

Güldür Güldür’ün çocuk versiyonu Güldüy Güldüy oyuncularının popülerliğinden gücünü alan yapım, çocuklar için yapılandırılmış. Esprilerin havada uçuştuğu ülke sinemasında çok fazla bulamadığımız tipteki komedilerden biri diyebiliriz. Film çocukların sosyal yaşantılarındaki sorunları, ailelerle olan ilişkileri üzerinden mizah malzemesi yaratmayı kendine amaç ediniyor. Çocuklar için zengin bir menü haftasındayız.

Arapsaçı

Yine Güldürmedi

Ne yazık ki ülkemizde niteliksiz komedi filmleri yapılmaya devam ediyor. Abartılı oyunculuklar, elle tutulur başarılı bir senaryosu olmayan filmlerden bıkanlar için Arapsaçı es geçilebilecek bir film denilebilir. Çoğunlukla durum komedisi yaratılmaya çalışılsa da başarılı olunamamış. Genel anlamda dizilerden gördüğümüz bolca yan karakter oyuncusunu başrole taşıyan film, kalabalık vizyon haftasında pek parlamıyor. Ömer Faruk Yardımcı’nın yönettiği Arapsaçı, eski bir aktörün şöhretli zamanlarından kalan deri ceketin, tesadüfi olaylar sonucunda kesiştirdiği farklı insanların hayatlarını anlatıyor.

Kickboxer: Retaliation / Kickboxer: Misilleme

Tong Po Yoksa Ben De Yokum!

Jean Claude Van Damme’ın ünlü filmlerinden Kan Sporu yıllar boyunca şekil değiştirerek iyice ucuz video filmlerine dönüştü. Yurtdışında video piyasasına hitap eden bu filmler ülkemizde Van Damme hayranlarına özel vizyona giriyor. Yine bol bol dövüş ve turnuva stili ilerleyen bir film diyebiliriz. Mike Tyson gibi ünlü isimleri filmde bulmek mümkün.

Kelebekler

Kardeş Olmak Geçmişi Unutturmayı Gerektirir Mi?

Sundance Film Festivali’nden Dünya Sineması bölümünden en iyi film ödülüyle dönen Kelebekler, Amerikan bağımsızlarına benzer tavrı ile bizlere bir yol hikâyesi anlatıyor. Tolga Karaçelik’in harika Sarmaşık’ından sonra yeni filmiyle de merak konusuna dönüşen yapım, yılın en iyi yerli filmlerinden biri olarak yorumlanabilir. Kara mizah öğelerini sert dramatik unsurların arasında başarılıyla geçiren film, masalsı ve absürt tavrıyla pek rastlayamadığımız cinsten filmden biri diyebiliriz. Haftanın diğer bir önerisi olarak izleme listelerine yazılmalı.

ŞEF’İN TAVSİYESİ

Ready Player One / Başlat

Geek Hazinesi Sinemanın Büyüsünü Salonlara Yansıtıyor

Hayal gücünün nimetlerinden sonuna kadar yararlanan tam bir geek hazinesi… Yüzlerce oyuna ve filme göndermeleriyle sanal dünyada çoğunluğu geçen eğlenceli bir bilim kurgu aksiyon filmi olarak yorumlayabileceğimiz Ready Player One, Spielberg’ün eski günlerine dönüş filmi diyebiliriz. 3D teknolojisinin hakkını veren az filmin çıktığını düşünürsek bu filmi 3D ve IMAX olarak deneyimlemek boynumuzun borcu oluyor. Kısa ve öz olarak bu yılın şimdilik en iyi blockbuster’ı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hayal gücünü onurlandırmak adına bu film için sinemaları şereflendirmenizi tavsiye ediyorum.